Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Afrika Çalışmaları Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Mürsel Bayram, BRICS’in 1 Ocak genişlemesini AA Analiz için kaleme aldı…
15. BRICS Zirvesi’nde üyeliğe davet edilen Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Etiyopya, İran, Mısır ve Suudi Arabistan 1 Ocak 2024 itibarıyla resmen BRICS’e dahil oldu. Böylece grubun üye sayısı 10’a yükseldi. Haliyle gruba yeni bir isim arayışı gündeme gelecektir. İlk etapta BRICS+ ifadesinin kullanılması muhtemeldir.
BRICS’in genişlemesi ne anlama geliyor?
BRICS’in genişlemesi, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) merkezli mevcut dünya düzenine muhalefetin genişlemesi anlamına geliyor. Daha adil ve çok kutuplu bir dünya düzeni arayışını temsil eden BRICS, bünyesine kattığı yeni üyelerle daha geniş bir siyasal, kültürel ve ekonomik coğrafyaya hitap ediyor. Genişleyen BRICS’te bilhassa Afrika ve Orta Doğu’nun ağırlığı ciddi oranda arttı. Bu anlamda küresel jeopolitik meydan okumaların merkezi yine Afrika ve Orta Doğu olacaktır.
BRICS’e davet edilen devletlerden birisi de Arjantin’di. 10 Aralık 2023’te görev süresi dolan solcu Başkan Alberto Fernandez BRICS üyeliğine olumlu yaklaşırken, kendisini anarko-kapitalist olarak tarif eden yeni Başkan Javier Milei tam aksi yönde bir yaklaşımla BRICS’e katılmayacaklarını açıkladı. Arjantin vakası, olası iktidar değişikliklerinin BRICS’in genişlemesini etkileyebileceğini gösteriyor. Gruba yeni katılan devletlerde iktidarın radikal biçimde el değiştirmesi durumunda BRICS üyeliğinin askıya alınması veya sonlandırılması söz konusu olabilir. Bu olasılıklar BRICS’in hükümetler üstü ve daha kurumsal bir yapıya kavuşması gerektiğinin işaretidir.
BRICS ve yeni üyeler birbirlerine ne katabilir?
Yeni katılan üyelerle beraber 3,5 milyar toplam nüfusa ulaşan BRICS dünya nüfusunun neredeyse yarısını temsil eder hale geldi. Bu durum BRICS’in gerçek manada küresel bir blok olması demek. Yeni üyelerin göze çarpan özelliklerinden birisi petrol üreten ülkeler olmaları. Mevcut yapısıyla küresel petrol üretiminin en az yüzde 40’ını temsil eden BRICS bundan böyle hidrokarbon piyasasında mutlaka dikkate alınması gereken bir aktör olacaktır. BRICS ülkelerinin toplam ekonomik büyüklüğü (28,5 trilyon dolar) de kayda değer oranda artarak dünya ekonomisinin yaklaşık üçte birine tekabül eder hale gelecektir. Dünya ekonomisinde artan BRICS ağırlığı, Amerikan sermaye ihracatını besleyen Bretton Woods sisteminin uzun vadede giderek etkisizleşmesi sonucunu doğurabilir. BRICS, yeni üyelere dış politikalarında denge fırsatı sağlayabilir. Özellikle Amerikan nüfuzunu dengelemek isteyen ülkeler bu noktada BRICS üyeliğinden güç alabilirler. Daha özgüvenli bir dış politika izlemesi beklenen yeni üyeler hem kendi aralarındaki sorunları minimize etme konusunda motive olabilirler hem de BRICS dışındaki rakipleriyle ilişkilerinde “türev güç” elde edebilirler.
Türkiye’nin katılması söz konusu mu?
Türkiye’nin BRICS ile işbirliğine olumlu yaklaştığı biliniyor. 2017’de Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, BRICS tarafından kurulan Yeni Kalkınma Bankası’nın projelerinden yararlanmak için bankaya üye olmayı düşündüklerini dile getirmişti. Ertesi yıl 10. BRICS zirvesine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye ile BRICS arasında kurumsal bir işbirliği öngördüklerini söylemişti. Nihayet 2022’deki BRICS zirvesinde Mısır ve Suudi Arabistan’la beraber Türkiye’nin üyeliğinin de tartışılacağı ifade edilmişti. Türkiye’yi üyeliğe davet etmeye yönelik bir karar çıkmadığı için grubun bu konuda uzlaşamadığı anlaşılıyor. Nitekim 2023’te BRICS’e katılma taleplerini beyan eden 22 devlet arasında da Türkiye yer almadı. Son dönemde çok boyutlu ve olabildiğince dengeli bir dış politika izleyen Türkiye’nin hem Batı dünyasıyla hem de Rusya ve Çin gibi BRICS’in başat aktörleriyle yakın ilişkiler tesis ettiği bir gerçek, ancak NATO üyesi bir ülkenin NATO aleyhtarı bir gruba katılması sanıldığı kadar kolay olmayabilir.
Yeni üyelerle de-Dolarizasyon hedefi gerçekleşir mi?
Aralarında dünyanın en büyük petrol ihracatçılarının da bulunduğu 5 yeni ülkenin BRICS blokuna katılması Amerikan dolarının küresel ticaretteki ağırlığının azalmasını hızlandırabilir. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping Aralık 2022’deki Suudi Arabistan ziyareti sırasında Körfez ülkelerine petrol ve doğal gazın Şanghay Borsası’nda yuan cinsinden fiyatlandırılmasını önermiş ve Şi’nin ziyaretinden birkaç ay sonra Çin Ulusal Açık Deniz Petrol Şirketi uluslararası ticarette ilk kez yuan kullanarak Birleşik Arap Emirlikleri’nden 65 bin ton sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ithal etmişti. Benzer şekilde, Suudi Arabistan Maliye Bakanı Muhammed el-Cedan’ın “ABD doları dışındaki diğer para birimleriyle de ticaret yapabilmek amacıyla görüşmelere açık olduklarını” duyurdu. Bu açıklama, petrodolar sisteminin sonlanmasından öte bir anlam ifade ediyor. Zira de-Dolarizasyon petrol de dahil tüm uluslararası ticaretin diğer para birimlerinde gerçekleşebileceği anlamına geliyor. Yakın zamanda Brezilya ile Çin’in ikili ticaretlerini kendi para birimlerinde gerçekleştirme kararı almaları bu yöndeki adımların başlangıcıdır.
2023’teki zirvede BRICS için referans para birimi geliştirilmesi konusunda bir çalışma grubunun oluşturulduğu, BRICS üyelerinin kendi yerel para birimleri üzerinden anlaşmalar yapacakları, üyeler arasında para akışının ucuz ve güvenli şekilde sağlanması için gerekli ödeme sistemlerinin geliştirileceği ifade edilmişti. 2024’te Rusya’da düzenlenecek BRICS zirvesinde bu bağlamda 3 konuya öncelik verilecek. Bunlardan birincisi, uluslararası mali sistemde BRICS’in rolünü artırmak. İkincisi, BRICS üyesi ülkelerin bankaları arasındaki işbirliğini ve üye ülkelerin para birimlerinin kullanımını artırmak. Üçüncüsü ise BRICS üyesi ülkeler arasında vergi ve gümrük iş birliğini teşvik etmek.
BRICS ülkelerinin ekonomileri farklı özelliklerde olduğu için ortak para birimi bu aşamada pratik olmayabilir, fakat uluslararası ticarette kullanılabilecek bir kripto para veya altına dayalı bir para birimi Amerikan dolarına potansiyel bir rakip olabilir. BRICS ülkeleri halihazırda küresel Swift sisteminin dışında finansal veri ve işlem alışverişinde bulunmalarını sağlayacak dijital para birimlerini kullanmayı tartışıyor. Birleşik Arap Emirlikleri Merkez Bankası’nın çıkardığı Dijital Dirhem bu noktada öncül bir gelişme olarak kaydedilebilir. Çin’in sınır ötesi ödeme sistemi farklı ülkelerin bankaları arasında yuan işlemleri için takas hizmeti sunuyor. Hindistan’ın Birleşik Ödeme Arayüzü (Unified payment interface), Brezilya Merkez Bankası’nın geliştirdiği Pix adlı hızlı dijital ödeme sistemi ve pek çok Afrika ülkesinde kullanılan mobil para (M-Pesa) yine BRICS’in dijital ödeme sistemleri geliştirmesini kolaylaştırabilecek örneklerdir. Dijital para birimleri paranın arzını ve kontrolünü kolaylaştırıyor, paranın hem hızlı transferi hem de sonsuza kadar izinin sürülebilmesi mümkün oluyor. Dolayısıyla ortak bir dijital para birimi BRICS’in öngördüğü de-Dolarizasyon yolunda önemli bir adım olabileceği gibi yolsuzluğun azaltılması konusunda da fayda sağlayabilir.
[Doç. Dr. Mürsel Bayram, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Afrika Çalışmaları Ana Bilim Dalı Başkanı’dır.]
Odatv.com